İsrail-Hamas arasında başlayan savaş 9. gününe girdi. Gazze’de mahsur kalan Türk vatandaşları da seslerini duyurmaya çalışıyor.
İsrail’in, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Filistinlilere tahliye koridorlarını kullanarak güneye geçmeleri için verdiği süre saat 16.00 itibarıyla doldu.
Gazze’de çok sayıda Türkiye vatandaşı da mahsur kaldı. Çatışmaların yoğun olarak yaşandığı bölgede 400’ün üzerinde Türkiye vatandaşı olduğu tahmin ediliyor. Türkiye’ye dönmek isteyenler seslerini duyurmaya çalışıyor.
BirGün’ün haberine göre, Gazze’nin 4 kilometre kuzeyinde yer alan Cibaliye’de bulunan bir Türkiye vatandaşı yaşadıklarını anlattı. “19 Eylül’de ailesini ziyarete giden ve çatışmalar nedeniyle Gazze’de mahsur kaldığını” belirten yurttaş şunları anlattı:
“Türkiye’deki yetkililer ellerinden bir şey gelmediğini belirtti. Yaşadığımız depremi burada her dakika bir daha yaşıyoruz. Türkiye’de dronları sadece güzel günlerde, düğünlerde kullanırken burada dronlar semalarda gezip evlerin içini görüntülüyorlar. İnsanlara güvenli geçiş noktalarını gösteriyorlar. Kuzeyden güneye insanları tahliye etmek için bildiri dağıttılar. Kuzeyde bir milyon 200 bin kişi var. Bu insanları güneye göndermek deliliktir. Orada yaşam yok, insanlar okul meydanlarında barınıyorlar. Bizden giden insanlardan duyduklarım bu, onlar da gittiklerine pişmanlar. Daha büyük füzeler kullanmaya başladılar. Bu füzeler toprağın metrelerce altına gidebiliyor. Geçen geceye kadar küçük bir evde 26 kişi kalıyorduk, onlar gidince 16 kişi kaldık. Ne elektriğimiz ne de suyumuz var. Telefonlarımızı arabadan şarj ediyoruz. İnsanlar bir damla suya muhtaç hale geldi.’’
Konsolosluk: Tahliye planı yok
Türkiye’nin Kudüs Başkonsolosluğu’nun Kudüs’te mahsur kalan Türkiye vatandaşlarının ailelerine gönderdiği yazılı açıklamada, “Tahliye planı bulunmadığını, Türkiye vatandaşlarının Gazze’den çıkarılması için Mısır makamları ile istişarelerde bulunulduğu” ifade edildi.
Öte yandan Gazze’deki Türkiye vatandaşlarını kurtarmayan iktidar çatışmalar başladığından beri İsrail ve Filistin arasında arabuluculuk çağrısı yapıyor. Türkiye adına 9 Ekim Pazartesi gününden itibaren diplomatik görüşmeler için pek çok telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini anlatan Erdoğan, 11 Ekim’de de “Türkiye olarak arabuluculuk dahil üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız” demişti.