Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) yeni üyesi Yılmaz Akçil için Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu’nda yemin töreni düzenlendi. Törene, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı.
Yargıtay’ın TİP Milletvekili Can Atalay’ın tahliye edilmesi yönündeki AYM kararına uymamasının ve Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesinin yankıları sürerken, AYM Başkanı Zühtü Arslan, yemin töreninde dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Zühtü Arslan, hakkında hak ihlali kararı verdikleri Can Atalay’la ilgili yargıda yaşanan krizinden sonra ilk kez Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca karşısında konuştu.
Konuşmasında “Bireysel başvuru Türk yargı tarihinin en büyük yargı reformlarından biridir” vurgusu yapan Arslan, “Kesinleşen bir karara karşı bireysel başvuru yapıldığında da artık anayasayı yorumlamak ve uygulamak konusunda nihai yetki Anayasa Mahkemesi’ne verilmiştir. Bu bağlamda temyizden geçerek kesinleşmiş yargı kararlarından sonra AYM’nin verdiği karar ve yaptığı yorumdan sonra görüş farklılıklarının bulunduğu gerekçesiyle AYM kararlarına uyulmamasının hiçbir anayasal ve yasal zemini yoktur” ifadelerini kullandı.
Arslan’ın konuşmasının ardından Anayasa Mahkemesi’nin yeni üyesi Yılmaz Akçil, yemin ederek cübbesini giydi.
Anayasa Mahkemesi kararlarının tanınmamasına vurgu yapan Arslan, “Temyizden geçerek kesinleşmiş yargı kararlarından sonra Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karar ve yorumdan sonra görüş farklılıklarının, yorum farklılıklarının bulunduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmamasının hiçbir anayasal ve yasal zemini ve temeli yoktur” ifadelerini kullandı.
“AYM’YE ANAYASA VE KANUNLARLA YÜKLENEN YÜKÜMLÜLÜK”
Arslan, şöyle devam etti:
“Bireysel başvurunun etkili olabilmesi, ihlalin giderilmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına bağlıdır. Bu sebeple Anayasa Mahkemesi, ihlalin tespiti yanında, bu tespitin bu ihlalin nasıl giderileceğini ve ihlalin sonuçlarının nasıl ortadan kaldırılacağını da göstermek zorundadır.. Bu Anayasa Mahkemesi’ne anayasa ve kanunlarla yüklenen bir yükümlülüktür.”
“KARARLARA UYULMASI ANAYASAL ZORUNLULUK”
“İhlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması da kural olarak ihlal öncesi hale getirmeyi gerektirmektedir. Bunun yolu da ihlal şayet yargı kararından kaynaklanıyorsa bu yargı kararının ortadan kaldırılmasını sağlamaktır” diyen Arslan, şunları söyledi:
“Elbette Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını ve anayasa hükümlerine ilişkin kararlarını ve yorumlarını beğenmeyebilir, bunlara katılmayabiliriz. Ancak bir hukuk devletinde katılmasak da bu kararlara uyulması anayasal bir zorunluluktur. Nitekim anayasamızın 153. maddesine göre Anayasa Mahkemesi’nin kararları kesin olup yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.”
ERDOĞAN KONUŞMA YAPMADAN AYRILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise törende konuşma yapmadan salondan ayrıldı.
KÜLLİYE’DEN CEVAP GECİKMEDİ
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, Anayasa Mahkemesinin bireysel başvurularda verdiği kararlar sonucu çıkan sorunları hatırlatan yazısını alıntılayarak, AYM Başkanı Zühtü Arslan’ın konuşmasına yanıt verdi.
Uçum yaptığı paylaşıma şu notu düştü:
“Anayasa m. 153 hükmü bireysel başvuru ihlal kararlarını kapsamaz. Ayrıca usul hukukumuzda “yeniden yargılama” bağımsız bir kurum değildir. Yargılamanın yenilenmesi/iadesi kararına bağlı yargılama faaliyetine yeniden yargılama denir. Yargılamanın yenilenmesi/iadesi kararı verme yetkisi karar yeri mahkemelerine aittir. Ayrıntılar ve konunun diğer tüm yönleri ekli yazıda işlenmiştir.”